Amaç: Olfaktör nöroblastomun tedavisinde cerrahi, radyoterapi gibi yöntemler kullanılabilir, kemoterapinin yeri sınırlıdır. Onaylanmış net bir tedavi protokolü bulunmamaktadır. İleri evrelerde kemoterapinin tedavi rejiminin bir parçası olabileceği düşünülmektedir. Bu yazıda Kadısh evrelemesi C olan olfaktör nöroblastomlu bir hastanın tedavi planı olgusu sunulmuştur.
Olgu: 40 yaşında erkek hasta, yaklaşık altı aydır geçmeyen burun tıkanıklığı ve baş ağrısı şikayetleriyle Kulak Burun Boğaz polikliniğine başvurmuştur. Üst solunum yolu enfeksiyonu düşünülerek uzun süre medikal tedavi almış olmasına rağmen, şikayetlerinde herhangi bir iyileşme görülmemiştir. Paranazal sinüs tomografisinde, sağ nazal kavitede sınırları orta ve alt konkodan net bir şekilde ayırt edilemeyen ethmoid hücrelerde havalanma kaybına neden olan yumuşak doku dansiteleri ve sağ maksiller sinüs aksesuar ostiumundan nazal kaviteye uzanan, nazal pasajı kısmen oblitere eden, koanaya kadar uzanan yumuşak doku dansiteleri gözlemlenmiştir. (Antrakoanal polip?) (Şekil)
Beyin tomografisinde patolojik bir bulgu saptanmayan hastanın kitleden alınan punch biyopsisi olfaktör nöroblastom olarak raporlanmıştır. Hasta, posterior ve anterior ethmoid hücrelerini invaze eden ve frontal rektese uzanan tümör, kafa tabanı üzerinden küretaj yapılarak eksizyon edilmiştir. Kadısh evrelemesi C olan hasta, cerrahi sonrası Baş-Boyun Tümör Konseyinde değerlendirilmiştir. Hastaya 33 fraksiyon radyoterapi ile eş zamanlı sistemik kemoterapi (RT ile eş zamanlı haftalık 40 mg/m2 dozunda sisplatin) planlanmıştır.
Sonuç: Olfaktör nöroblastom, nadir görülen nazal kavite tümörüdür. Burun tıkanıklığı ve epistaksis sıkça görülür. Olfaktör nöroblastomda Kadish evrelemesi, en yaygın kullanılan klinik evreleme sistemidir. Kadish A, burun boşluğu ile sınırlı iken; Kadish B, ilave olarak bir veya daha fazla paranazal sinüsleri içerir. Kadish C'de ise paranazal sinüslerin ötesine yerleşim gözlemlenir. Kadish D'de ise bölgesel lenf nodu metastazı veya uzak metastazlar mevcuttur. Tedavide cerrahi ve radyoterapi kullanılmaktadır, ancak kemoterapinin rolü hala net değildir. İleri evrelerde kemoterapinin tedavi rejiminin bir parçası olabileceği düşünülmektedir. Ancak, hastalığın nadir görülmesi ve sınırlı hasta sayısı nedeniyle, daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır. Bu alandaki daha kapsamlı araştırmalar, etkili bir tedavi stratejisi geliştirmek için önemlidir.