Amaç: Sistemik anti-kanser tedavisinden sonraki ilk 30 gündeki ölüm oranı, sistemik anti-kanser tedavilerinin hastalara vereceği önlenebilir zararın yararlı bir göstergesi olabilir, ancak bu göstergeye ilişkin veriler sınırlıdır. Tedavi sonrası 30-gün ölüm gelişen hasta özelliklerinin belirlenmesi, hasta bakım kalitesinin arttırılmasına katkı sağlayacak ve finansal toksisiteyi azaltacaktır. Biz de bu çalışmada, merkezimizde 2022 yılında sistemik tedavi alan hastaları taramayı ve son tedavi dozu sonrası 30 günlük mortalite oranını belirlemeyi hedefledik.
Gereç-Yöntem: Merkezimizde 2022 yılında sistemik anti-kanser tedavisi alan tüm hastaların verisi retrospektif olarak incelenmiştir. Hastaların tanıları, hastalık evresi, kemoterapi rejimleri ve hastanın karakteristik özellikleri kayıt edilmiştir. 30-günlük mortalite, son kemoterapi dozunu aldıktan sonraki ilk 30 gün içinde ölüm olarak tanımlanmıştır.
Bulgular: Çalışmaya toplam 2002 hasta dâhil edilmiştir. Hastaların büyük bir çoğunluğunun gastrointestinal sistem kanserleri (n=611, %30.5), meme kanseri (N=389, %19.4) ve akciğer kanseri tanısı (n=367, %18.3) olduğu saptanmıştır. Hastaların son aldığı tedavilerde en sık tedavi kemoterapi (n=1564, %78), sonrasında sırasıyla kemoterapi-monoklonal antikor kombinasyonu (n=250, %12.5) ve immunoterapidir (n=93, %4.5). Tüm hasta grubunda, sistemik anti-kanser tedavi sonrası 30-günlük mortalite oranı %6.7 (n=135) olarak saptanmıştır. Bu hastaların %39.2`sinin gastrointestinal sistem kanseri tanısı olduğu, %28.1`inin ise akciğer kanseri tanısı olduğu belirlenmiştir. Kemoterapi alan (n=1564) hastanın 108`inde (%6.9) 30 gün içerisinde ölüm görülmüşken, immunoterapi alan (n=93) hastanın 13`ünde(%13.9) 30 gün içerisinde ölüm saptanmıştır.
Sonuç: Bulgularımız, özellikle belirli kanser tiplerinde ve immunoterapi sonrasında 30-günlük mortalite oranının yüksek olduğunu göstermektedir. Bu hasta grubunda, klinik yararı net olmayan tedaviler verilmeden önce tedavi karar verme sürecinin gözden geçirilmesi gereklidir. Ayrıca, hasta tiplerinin, hastalık evrelerinin ve tedavi basamaklarının homojen olduğu gruplarda sonuçlarımızın tekrar edilmesi gereklidir.