Amaç: Prostat karsinomu Türkiye'de erkeklerde en sık görülen ikinci kanserdir. Tanı anında hastaların yaklaşık %16.5'inde metastatik hastalık vardır. Metastatik prostat kanseri tedavisinin ana çerçevesi, cerrahi veya tıbbi olarak gerçekleştirilen androjen deprivasyon tedavisidir. Bu çalışmanın amacı medikal onkolog ve ürologların androjen deprivasyon tedavisi olarak orşiektomiye yönelik tutum ve görüşlerini değerlendirmektir.
Gereç-Yöntem: Tanımlayıcı tipteki bu çalışmaya Üroloji (n=217) ve Tıbbi Onkoloji (n=170) kliniklerinde çalışan toplam 387 Türk hekimi dahil edildi. Bağımsız değişkenlere ve bağımlı değişkenlere ilişkin veriler bir anket aracılığıyla toplanmıştır. Araştırmanın çalışma değişkenleri; katılımcıların tanımlayıcı özelliklerini ve ADT tedavi alternatiflerine ilişkin bilgi ve anlayışlarını içermektedir. İstatistiksel analiz için tanımlayıcı istatistikler, Ki-Kare Testi, Fisher Exact Testi, Kruskal Wallis testi ve Mann-Whitney U Testi uygun şekilde kullanıldı.
Bulgular: Katılımcıların yaş ortalaması 39.69±9.83'tür. (Resim-1) Hekimlerin yaklaşık dörtte üçü (%76,5) bir üniversite hastanesinde veya bir eğitim ve araştırma hastanesinde çalışmaktadır (Resim-2). Ürologlar, metastatik kastrasyona duyarlı prostat karsinomunun tedavisinde onkologlardan daha çok cerrahi kastrasyon tercih etmektedirler (p=0,003). 40 yaş ve üzeri hekimler cerrahi kastrasyonun kardiyovasküler yan etkilerinin medikal ADT'den daha fazla olduğunu düşünüyorlar (p=0,01). Tıbbi onkologların cerrahi kastrasyonu daha az tercih etmelerinin nedenleri arasında; invaziv bir işlem olması, morbidite ve mortalite riskinin yüksek olması, operasyona bağlı ortaya çıkabilecek morbidite ve mortalite riski, hastanede yatış maliyetinin yüksek olması ve hastanın vücut imajının bozulması yer almaktadır (p<0,05).
Sonuç: Orşiektomi, hasta tercihleri, hekimlerin tedavi seçeneklerini sunma şekli, hastaların yetersiz bilgilendirilmesi, hekimlerin orşiektomi ile ilgili literatür hakimiyetinin yeterli olmaması ve ilaç endüstrisinin etkisi gibi birçok nedenden dolayı tıbbi ADT'ye göre daha az tercih edilmektedir. Çalışmamız medikal onkologlar ve ürologların orşiektomi konusundaki fikir ve tutumlarını karşılaştırmalı olarak değerlendirdiği için bu konuda bilimsel literatürdeki ilk çalışmadır. Bu alanda daha fazla araştırma kritik öneme sahiptir ve literatürde buna artan bir ihtiyaç vardır.