Amaç: Meme kanserinde düşük HER2 ekspresyonu (HER2-low) kendine özgü biyolojik özelliklere sahiptir. HER2-negatif meme kanserinde, HER2-low grubun neoadjuvan kemoterapiye (NAKT) yanıtı çeşitli çalışmalarda araştırılmış ve çelişkili sonuçlar elde edilmiştir. Çalışmamızın amacı HER2-low meme kanserli hastalarda NAKT ile patolojik yanıt arasındaki ilişkiyi değerlendirmektir.
Gereç-Yöntem: Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi`nde 2015-2023 yılları arasında NAKT sonrası opere olmuş 307 hastanın bilgileri retrospektif olarak değerlendirildi. HER2-pozitif hastalar çıkarıldıktan sonra kalan 210 HER2-negatif hasta çalışmaya dahil edildi. Hastalar HER2-0 (immunhistokimya-İHK-ile CerbB2: 0) ve Her2-low (İHK ile CerbB2: +1 veya CerbB2: +2 iken Floresan in Situ Hibridizasyon negatif) olarak iki gruba ayrıldı. Klinikopatolojik özellikler ve NAKT`ye yanıt SPSS programı kullanılarak uygun istatistiksel testler ile karşılaştırıldı.
Bulgular: Hastaların 68`inin (%32.4) HER2-low, 142`sinin (%67.6) HER2-0 olduğu görüldü. Hormon reseptörü (HR) pozitif tümörlerin %35.6`sı (n=51) HER2-low iken, HR negatif grupta bu oran %25.3`tü (n=17) (Şekil 1). İki grup arasında klinikopatolojik özellikler açısından istatistiksel anlamlı fark saptanmadı (p>0.05) (Tablo 1). Tüm hastalar ele alındığında 65 hastada (%31) patolojik tam yanıt (pCR) elde edildiği görülürken HER2-0 ve HER2-low hastalar arasında pCR oranında istatistiksel olarak anlamlı bir fark gözlenmedi (sırasıyla %20.9 ve %10; p=0.988) (Şekil 2). HR negatif ve HR pozitif hastalar kendi içinde değerlendirildiğinde HER2-0 ve HER2-low gruplar arasında pCR açısından istatiksel anlamlı fark saptanmadı (sırasıyla p=0.626 ve p=0.775) (Şekil 2).
Sonuç: Retrospektif, tek merkezli bir çalışma olması çalışmamızın kısıtlılıkları olsa da literatürle benzer şekilde HER2-low grubun HER2-0 grup ile klinikopatolojik açıdan farklı olmadığı saptanmıştır. Bizim çalışmamızda, birçok farklı çalışmada olduğu gibi, NAKT`ye patolojik yanıtın iki grup arasında farklılık içermediği görüldü. HER2-low grupta antikor-ilaç konjugatlarının gelecekte neoadjuvan aşamada da kullanıma girmesi bu durumu değiştirebilir ancak olası fayda klinik çalışmalarla aydınlatılmalıdır.