Amaç: Genitoürienr sistem sarkomları oldukça nadir olup tüm ürogenital malignitelerin %1-2`sini oluştururlar (1). Paratestiküler leiomyosarkomanın; epididim ya da vas deferens duvarı, cremaster kası veya tunica`daki kontraktil yapılar gibi çizgili kas dokularından kaynaklandığı düşünülmektedir (1). Oldukça nadir olan bu tümörlerin klinik seyirleri ve tedavileri ile ilgili sınırlı bilgi birikimi mevcuttur. Burada, postop adjuvan tedavisiz remisyonda izlediğimiz bir paratestiküler leiomyosarkoma olgusunu tartışmayı amaçladık.
Olgu: 50 yaşında, erkek hastaya 04/2019`da sağ testiste birkaç ay önce başlayan ve giderek artan şişlik nedeniyle yapılan skrotal Doppler USG`de sağ testis alt polü inferior komşuluğunda 37 x 25 mm boyutlarında, lobüle konturlu, heterojen internal ekolu, hipoekoik solid ekstratestiküler kitle lezyonu izlenmiş, renkli doppler`de lezyon içi vaskülarizasyon saptanmış ve bulgular epididim kuyruk kesiminden gelişen solid lezyon düşündürmüştür. Alfafetoprotein ve beta-hcG değerleri normal olan hastanın toraks ve abdominopelvik BT`sinde ek patolojik bulgu izlenmemiştir. 04/2019`da yapılan sağ inguinal orşiektomi patolojisi `paratestiküler leiomyosarkoma, grade 3, tümör 5 cm, tümör paratestiküler yumuşak dokuda infiltrasyon göstermekte; testis parankimi, epididim ve spermatik kord ile ilişkisiz` olarak değerlendirilmiştir. Postop tedavisiz izleme alınan hasta üç yıldır tam remisyondadır.
Sonuç: Paratestiküler leiomyosarkoma cerrahisinde standart yaklaşım radikal inguinal orşiektomidir
(2). Bölgesel lenf nodu disseksiyonu, adjuvan kemoterapi ve radyoterapi konularında konsensus
yoktur (3). Literatürde adjuvan radyoterapinin, lokal nüksü azalttığını bildiren birkaç olgu serisi (4,
5) mevcut olmakla birlikte bu yaklaşım standart değildir.