Amaç: Panitumumab yüksek afiniteli epidermal büyüme faktör reseptörünü (EGFR) hedef alan bir monoklonal antikordur. RAS /BRAF wild tip metastatik kolorektal kanserli hastalarda öncelikli tercih edilen ajanlardandır.Panitumumab tedavisi çoğu hastada iyi tolere edilmesine rağmen bazı hastalarda yan etkileri görülebilmektedir. Özellikle papulopüstüler başta olmak üzere paronişi, kseroz, piyojenik granülom, trikomegali gibi cilt toksisiteleri görülebilmektedir. Çalışmamızın amacı psöriazis vulgaris zemininde gelişen panitumumab cilt toksisitesinin yönetimini ele almaktır
Olgu: 57 yaşında bilinen psöriazis vulgaris tanısı olan erkek hastaya lokal ileri rektosigmoid adenokarsinom sebebiyle neoadjuvan radyoterapi sonrası low anterior rezeksiyon yapılmış. Patoloji sonucu adenokarsinom KRAS, NRAS, BRAF wild tip olarak gelmiş. Pansitopenisi gelişen hastanın yapılan kemik iliği biyopsisi adenokarsinom metastazı olarak gelen hastaya FOLFOX+Panitumumab tedavisi planlandı. 2 uygulama FOLFOX+panitumumab sonrası hastanın özellikle yüzde, ön kolda, sırtta, bacaklarda ve karın bölgesinde yaygın morumsu eritem, skuamasyon, kserozis gelişti. Ayrıca gözlerde ektropiyon gelişti. Grade 3 cilt toksisitesi sebebiyle hastanın panitumumab tedavisi kesildi. Hastaya hidrokortizon-17-butiratlı cilt kremi ve Doksisiklin 200mg/gün tedavisi başlandı. Göz bulgusu için polivinil alkol- povidonlu damla ile ofloksasin göz damlası başlandı.
Sonuç: Panitumumaba bağlı cilt toksisiteleri nadir de olsa görülebilmektedir. Özellikle altta yatan
psöriazis vulgaris gibi hastalığı olanlarda bu risk daha da artar. Bu gibi durumlarda multidisipliner
yaklaşım ile tedavinin kar-zarar oranı iyi değerlendirilmelidir. Grade 2 ve üstü toksisitelerde ilaca
ara verilip, cilt toksisitesine yönelik tedavi başlanmalıdır