Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi

Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi

TTOD 2022
Sunum No: P-150
Genitoüriner sistem

Böbrekte kitle olmadan batın içi kitle ile seyreden renal hücreli kanser olgusu

Özlem Doğan1, Yakup Düzköprü1, Abdulkadir Koçanoğlu1, Tülay Eren1, Gökşen İnanç İmamoğlu1, Doğan Yazılıtaş1, Hayriye Şahinli1, Ebru Çılbır1, Mustafa Altınbaş2

1 Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve araştırma Hastanesi, Tıbbi Onkoloji Kliniği,Ankara
2 Sağlık Bilimleri Üniversitesi,Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve araştırma Hastanesi, Tıbbi Onkoloji Kliniği,Ankara

Görüntüleme: 173
 - 
İndirme : 65

Amaç: Renal hücreli kanser (RCC) tüm kanserlerin yaklaşık %3'ünü oluşturur. Yaklaşık %85'i böbrekte görülür.En sık akciğer, kemik, karaciğer, lenf nodları, adrenal bezler ve beyine metastaz yapar. Bizde burada böbrekte primer kitle olmadan batın içi kitle ile seyreden RCC olgusunu sunduk.

Olgu: 61 yaş erkek hasta yan ağrısı şikayeti ile üroloji polikliniğine başvurmuş. Yapılan tüm batın magnetik rezonans görüntülmesinde sağ paraaortik alanda renal hilus komşuluğunda 80x48 mm ve 24x20 mm boyutlarında lobüle konturlu lezyonlar ve aortakaval alanda 22x21 mm boyutunda benzer özelliklerde üçüncü bir lezyon (LAP?) saptanmış. Malignite ön tanısıyla paraaortik bölgedeki lezyondan tru-cut biopsi yapılmış. Biopsi sonucu malign epitelyal tümör olarak raporlanan hasta onkoloji polikliniğine yönlendirilmiş. Hastadan primer tümör araştırılması amacıyla PET- BT planlandı. PET- BT`de sağ böbrek üst polü düzeyinde, retrokaval alandan başlayarak, böbrek hilusu ve sağ paraaortik alanda 88 mm boyunca devamlılık gösteren en geniş yerinde 57x44 mm boyutta kitlesel lezyon (SUV max 15.2), bu lezyona ek aortakaval sağ paraaortik bölgede en büyüğü 27 mm çapında birkaç adet lenf nodu saptandı. Bu aşamada ilk yapılan biopsinin primer tümöre yönelik net bilgi vermemesi nedeniyle biopsi tekrarı planlandı. Sağ paraaortik alandaki solid kitleden yapılan tru-cut biopsi malign epitelyal tümör, biopsi yorumu `öncelikle böbrek primer (RCC?) ile uyumlu olarak değerlendirilmiştir, lenf düğümü morfolojisi izlenmemiştir` şeklinde raporlandı. Hasta üro-onkoloji konseyinde değerlendirildi ve RCC metastazı olarak kabul edilerek operasyon kararı verildi. Hasta üroloji polikliniğine operasyon için yönlendirildi.

Sonuç: Renal hücreli kanser yaklaşık %85 böbrekten köken alır ve en çok akciğer, adrenal bezler, kemik, lenf nodu, karaciğer ve beyin metastazı yapar. Hastalar genelde böbrekte şüpheli kitle nedeniyle tetkik edilirler. Daha az sıklıkla metastaza bağlı semptomlarla başvuru sırasında tanı alırlar. Olgumuz hastanın böbreğinde kitle izlenmemesine rağmen batın içi kitleden yapılan biopsi ile RCC tanısı aldı. RCC vakalarının az bir kısmının böbrekte kitle olmadan ortaya çıkabileceği gözardı edilmemelidir.


Anahtar Kelimeler : böbrek, biopsi, kanser, renal hücreli kanser