Giriş: Adenoid Kistik Karsinom (AKK) ilk olarak 1856'da Bilroth tarafından 'cylindroma' olarak adlandırılmıştır. Tüm primer akciğer kanserleri içinde % 0.2 oranında görülür. Pulmoner sistemde en sık trakea ve ana bronşlar tutulur. Genellikle santral lokalizasyonda ve lokal invaziv seyretme eğilimindedir. Lenf nodu veya uzak metastaz riski % 10 civarında olup, progresyon yavaş ve nüksler lokaldir. Burada lenf nodu metastazı ile hızlı progresyon gösteren bir olgunun sunumu amaçlanmıştır
Olgu: 60 yaşında maden işçi emeklisi erkek hasta 3 aydır devam eden öksürük ve balgam yakınması ile başvurdu. Toraks BTde sol suprahiler bölgede sol üst lob bronşunu oblitere eden 45x29 mm, sağ akciğer apeksinde 18x10 mm ve inen aorta komşuluğunda lezyonlar saptandı. Bronkoskopide sol üst lob girişinde mukozal kabarıklıktan alınan biyopsi AKK ile uyumlu idi. PETBTde sol üst lob anteriorda hilusa uzanan malign kitle, sol alt paratrakeal, subkarinal, bilateral hiler LAP, batında sol retrokrural, aortakaval ve sol paraaortik LN'larında olmak üzere multipl tutulumlar görüldü. KBB muayenesi normal olan hasta akciğerin primer AKK'u olarak kabul edildi. Unrezektabl ve radikal RT için uygun bulunmayan hastaya neoadjuvan Docetaxel+Sisplatin planlandı. 3 kür sonrası progresyon gelişen hasta kaybedildi
Tartışma: Akciğerin AKK'sı sıklıkla 40-70 yaşta, K/E:1/1, santral yerleşimli (özellikle trakea), hematojen-lenfatik metastaz oldukça nadir bulunmuştur. 5 yıl ve 10 yıllık sağkalım rezeke grupta %92 ve 75 iken rezeke olmayan grupta %40 ve %0'dır. Radikal radyoterapi alanlarda sağkalım 6.2 yıl olmakla birlikte inkomplet rezeksiyonlarda postop RT ile daha iyi nükssüz sağkalım elde edilebilir
Sonuç: Akciğer AKK nadir, lokal invaziv seyreden bir tümör olup en iyi sonuçlar rezeksiyon ile elde
edilmektedir. Postop RT de sağkalımı bir miktar arttırmaktadır. Kemoterapinin rolü tartışmalıdır