Amaç: Over kanseri kadınlarda jinekolojik malignitelere bağlı mortalitenin önemli nedenlerinden biridir. Hastaların büyük çoğunluğu ileri evrede tanı alır. Metastatik over kanseri tipik olarak intraabdominal yayılım gösterir ve peritoneal karsinomatozaya neden olur. Diğer en sık görülen uzak metastaz bölgeleri ise plevra, karaciğer, akciğer ve lenf nodlarıdır. Meme ve/veya aksiller lenf nodlarına metastaz yapması ise çok nadir bir durumdur ve tüm meme kanserlerinin sadece %0.03- 0.6'sını oluşturur. Burada over kanseri nedeniyle takipte olan ve meme metastazı görülen bir hastayı sunduk.

Olgu: 44 yaşında kadın hasta karın ağrısı nedeniyle tetkik edilirken çekilen batın tomografisinde bilateral adneksiyal malign karakterde kitlesel lezyon, batın içerisinde yaygın lenf nodları ve peritoneal karsinomatoza saptandı. Hastaya total abdominal histerektomi+ bilateral salpingoooferektomi yapıldı. Patolojisi overin seröz karsinomu, yüksek dereceli, AJCC 2010 pT3CN1 (FIGO IIIC) olarak raporlandı. Hastaya postoperatif 6 kür karboplatin+paklitaksel verildi ve takibe alındı. BRCA1 ve BRCA2`de mutasyon saptanmadı. 3 yıl sonra CA125`de yükselme olması üzerine çekilen FDG PET/BT`de sağ meme alt iç kadranda malign karakterde 16x11 mm yeni gelişen lezyon, bilateral aksiller ve sağ parasternal yeni gelişen büyüğü 13 mm lenf nodları, mediastinal 22x13 mm lenf nodları, batın içinde pankreatikokaval ve peripankreatik yeni gelişen 2 cm çaplı lenf nodları raporlandı. İkinci primer meme kanserini dışlamak için sağ memedeki lezyondan tru-cut biyopsi yapıldı ve over seröz karsinom metastazı ile uyumlu olarak geldi. Hastaya nüks over kanseri nedeniyle sisplatin+gemsitabin+bevacizumab başlandı, 6 kür sonrasında yanıtlı olması üzerine idame bevacizumab tedavisine geçildi. 9 ay idame tedavi sonrasında batın içi lenf nodlarında progresyon olması üzerine platin duyarlı hastalık olarak kabul edilerek karboplatin+lipozomal doxorubisin tedavisi başlandı, hasta hala aynı tedavi altında takiptedir.

Sonuç: Over kanserinin memeye metastazı çok nadir görülmektedir. Farklı klinik ve radyolojik tablolar ile karşımıza çıkabilmektedir, primer benign veya malign lezyonları taklit edebilmektedir. Bu durumu primer meme kanserinden ayırmak için tanının doğrulanması, sonrasında gereksiz cerrahiden kaçınma ve uygun sistemik tedavinin başlanması açısından çok önemlidir.